18 Ocak 2010 Pazartesi

HACIOĞLU MEHMET (DEDEM)

Ninemi anlatıp da dedemi anlatmadan geçmek olmaz. Sizlere dedemi anlatayım.

Esas adı Mehmet olmasına rağmen dedeme Hacıoğlu derlerdi. Hacıoğlu dedemin mahallesinin adıdır. Köyünde hak hukuk tanımayanların pek haz etmediği dik duruşlu sempatik bir adam. Lafını esirgemeyen birisi olduğu gibi milletin ne diyeceğini, ne demiş olduğunu hiç umursamazdı. Bizim buralarda eşek beslenmez,yardımcı hayvan olarak kullanılmaz. Kendine güldürmemek için cesaret edip kimse şimdi bile eşek edinemez. Dedemin eşeği varmış (Ben hatırlamıyorum çok küçükmüşüm)Teyzemin oğlu Hayati abi(dedemden dolayı onada Hacıoğlu derlerdi)"Dedem eşeğe ters biner, binmekle kalmaz üstünde kurmalı gramofon çalardı" derdi. Teyzemin oğlu yaşındakiler bana sorarlardı, dedenin eşeğini, eşeğine ters bindiğini, üzerinde gramofon çaldığını biliyor musun diye. Dedem bunu şaka olsun diye Bakacakkadı'da mahallemizde yapmış. Anlattıkları aynı şey. İki kızının evli olduğu Bakacakkadı'daki mahallemize misafir geldiği için coşmuş olabilir.

Dedem yıllarca cephelerde savaşmış. Yemen'de İngilizler esir almış. Kurtulmayı başararak tekrar evine dönebilmiş nadir insanlardan biriydi.

Dedem elden ayaktan düşmüş bakıma ihtiyacı vardı. Makasbaşındaki evimizde ölünceye kadar kaldığı dönemi iyi hatırlıyorum. Sürekli savaş anılarını anlatırdı. Benden başka can kulağıyla dinleyeni de yoktu. Sigara onun herşeyiydi. Savaştan bahsetmesine de, sigara içmesine de başta ninem olmak üzere kızarlardı.(Lami Teksöz sen hangi sülaleden evlendiğini gör)Dedem de "Bu evde yerlerimi bağışlayacağımdan dolayı bakılıyorum, yerlerimin tutarının beni sigarasız bırakmaması lazım" derdi. Kızdığı zaman "İngilizler bana sizden iyi baktı" lafını çok söylerdi. Dedemin anlattığına göre köyden üç kişi olarak gitmişler askere, oradan cepheye. Arkadaşları dedeme demişler ki, Mehmet buralarda ölüp gideceğiz, kaçalım. Dedemi ikna edememişler, onlar kaçmış. Atılan top mermisinden dedeme şarapnel parçası isabet etmiş (ayağında çukuru vardı). Yanağından mermi girmiş izi belliydi. Yarı tedavi olunca zor zaptolurmuş, cepheye bir an önce gitmek istermiş.

Bataryalı bir radyomuz vardı, Mediha ablam şarkı türkü dinlerdi. Dedem şarkı türküleri duyunca "Ne gününüze eğleniyorsunuz, düşmanlar bize bunu bırakmazlar, bunun acısını mutlaka çıkarırlar, siz bunları tanımıyorsunuz" derdi. Bizim aklımıza acırdı.

Dedemin savaştığı düşmanları hakkındaki teşhisinin doğru olduğunu yıllar sonra anlıyorum. Dedemden ölümüne kadar ne bir dua duydum, ne de inançla ilgili bir eylem. Bize bu güzel vatanı bırakan bu insanları rahmetle anıyorum.Cümlesi nur içinde yatsın...Ha, dedemin yerleri ne oldu derseniz diğer damadına bıraktı.İyi de etmiş sizmisiniz adama sigara içirmeyen.

1 yorum:

  1. Değerli blog yöneticisi sitenizden çok etkilendik. Beton arme boru olarak başarılarınızın devamını dileriz.

    YanıtlaSil